Akbank Yönetim Kurulu Asistanı Sayın Yeşim Ay Güveli, tecrübelerini paylaşmak üzere Büro Yönetimi ve Yönetici Asistanlığı programı öğrencileriyle bir araya geldi. 17 yıllık kariyerini ve üst yönetici asistanlığı tecrübelerini öğrencilerle paylaşan Güveli, bir yönetici asistanında olması/olmaması gereken nitelikleri ve mesleğin inceliklerini kendi yaşamından örneklerle öğrencilere anlatarak gerçek hayata dönük bilgileri paylaştı.
Yönetici ile tek vücut gibi hareket etmeli Yeşim Ay Güveli, asistanın yöneticinin sağ kolu olması gerektiği, mesleki ve insani olarak yöneticinin günlük rutinlerini, duygularını, istek ve beklentilerini anlamak gerektiğini, bunun da iyi bir dinleyici ve gözlemci olarak mümkün olduğunu vurguladı. Asistanın yöneticinin çalışma hayatının ortağı olduğunu, hiyerarşik olarak onun altında olsa da yaptığı işler ve aldığı kararlarla onun yanında olduğunu belirtti.
Büyük firmalar, büyük tecrübeler demektir Öğrencilerin mesleki hayatta gelişimlerinin ancak kurumsal ve büyük firmalarla mümkün olduğunu söyleyen Güveli, yapılan işlerin ve bağlantıların çeşitliliğinin mesleki olarak asistanı da daha değerli kıldığını ifade etti.
Hayatı soluksuz yaşayan bir meslek Güveli, asistanlığın katı bir mesaisinin ya da görev tanımının olmadığını ancak severek ve ilgi duyarak yapılması gereken bir meslek olduğunun altını çizdi. Profesyonellik için informal iletişimden çıkarımlar yaparak yöneticinin bir adım hatta iki adım sonrasını öngörmeye çalışmak gerektiğini örnekleriyle açıkladı. Proaktif şekilde çözüm önerileri üretmeyi, sorunlarla değil çözüm alternatifleriyle yöneticiye gitmeyi tavsiye etti. Gerektiğinde inisiyatif alabilen, dürüst, soğukkanlı ve güleryüzlü, alçakgönüllü ama güçlü, anlaşılabilir ama pratik, gizliliğe önem veren ve sır tutabilen insanların iyi bir yönetici asistanı olabileceğini vurguladı. Bu şekilde yöneticinin yanında olan asistanların bazı durumlarda yönetici ile birlikte başka firmalara transfer olabildiğini ifade etti.
Eğitim, prezantabl olabilme ve soyut beceriler hayati Konuğumuz, meslekte anadil bilgisi, yabancı dile hakimiyet, karşıdakini dinleme, ikna etme ve pozisyonu temsil yeteneğinin her zaman kullanılan araçlar olduğunu söyledi. Kaliteli sohbetler oluşturabilmenin, çevredeki insanların hafızında yer edinebilmek için fırsatlar yaratabilmenin ve bu bağı devam ettirebilmenin önemine değindi. Hitabet, sunum, planlamalar, davetler ve istekleri nasıl karşılamak gerektiği ile ilgili somut örnekler vererek asistanın lügatında "Hayır" ya da "Bilmiyorum" kelimelerinin olmaması gerektiğini örneklendirdi.
90 dakika süren toplantı katılımcıların soru-cevapları ve iyi dilek temennileri ile tamamlandı.